Büyük Zafer'in 102. yıldönümünde Ekmekcikız'da yayınladığım eski bir yazıya bağlantı verdiğim bir başka yazıyı buraya eklemek istedim.
Zaman akıp gidiyor, tarihin gerçekleri daha net anlaşılıyor. Burada!
Bugün sonunda bizim mahalleye de gerçekten yağmur yağdı, hem de uzun uzun yağdı, hava serinledi, tozlar gitti, nem uçtu. Hava ferahladı, tabii biz de...
Uykusuz başladığım bir sabahta, pazar işleri, öğlende annemde kardeşimle oturma derken, akşamüstü güzel bir film seyredince, güne puanım yükseliverdi.
Filmi izlemeye başlarken, önce portaldaki "32 saat sonra kalkacak" uyarısı dikkatimi çekti, sonra da Cate Blanchett'in oynadığı. Filmin adı "Where'd You Go, Bernadette"
Madem Cate oynuyor, kaçırmayayım dedim ötesini berisini fazlaca kurcalamadan filme başladım ve başından kalkmadan izledim. Son sahnede yönetmenin adı yazdı: Richard Linklater!
Ah, meğer hiç yapmadığımı yapıp yönetmenine bakmadan filme başlarken, daha önceki filmlerini en sevdiğim yönetmenlerden birisine denk gelmişim. Böylece, filmin enerjisinin ve hikayesinin beni nasıl ve neden sarıp sarmaladığını anladım.
Bu sıralar seyahatteki gençlerden bir iki fotoğraf geliyor,
Deniz, kumsal, kayalık, bulut, bir fotoğrafı güzelleştiren doğa,
size yağmur yağınca bize de serinliği geliyor neyse ki, ve iyi ki :)
YanıtlaSilGüzel oldu valla şekerim, iki gündür nefes alıyoruz artık. :)
Sil