Dünkü hava durumu tahminlerine bakınca bu sabah yağmur sesiyle uyanacağımı sanmıştım. Öyle olmadı, hava serince, gökyüzü bulutluydu, yağmur yoktu.
Öğlen saatlerinde sahile yürüdüğümde, hava biraz daha yumuşamıştı, akşamüstü bulutlar dağıldı, güneş açtı.
Bugünün güzelliği mor salkımların açmış ve kokularının çevreyi tutmuş olmasıydı. Üç gün içinde tomurcuktan çiçeğe dönüverdiler.
Şimdi erguvanları gözlüyorum, yavaştan onlar da başlıyorlar.
Önceki gün Şulemle konuşuyorduk, Storytel'de ne dinliyorsun bu ara sorusuna, masallara devam ediyorum cevabını verince, ilahi yahu çok alemsin dedi, haklı olarak. Masal dinleme işine sardırmadan önce ben de bir miktar böyle düşünüyordum, hani sanki masallar sadece çocuklar içindir, gibisine.
Oysa, şimdi ciddi ciddi "antropolog olsaydım da masallarla toplumlar arasındaki bağlantıları inceleseydim" düşüncesine kapıldım.
Dinlediğim tüm masallar o ülkelerin halklarının uzaktan izlediğimiz özelliklerini ve bulundukları coğrafi bölgede doğayla ilişkilerini yansıtıyor. Sırayla Kore, Japon, Kızılderili, Hint, İskoç, Rus, Eskimo, Mısır masallarını dinledim, karmakarışık bir liste gördüğünüz gibi. Şimdi finali Türk masallarıyla yapıyorum.
Bugün sahildeki durgun ve gri deniz, bulutlu gökyüzü,
Burada görülmeyen ise tenha yollar, sakin sahil yürüyüşü,
Masallar çok şey kattı yani size
YanıtlaSilÖyle de diyebiliriz, masal dinlemeyi sevdim. :)
SilDüşüncenize içtenlikle katılıyorum." Masallar sadece çocuklar için değil. Özellikle Japon ve Kızılderili masallarını çok merak ediyorum. Değerli psikolog " Üstün Dökmen'in "Büyüklere ve Çocuklara Masallar" adlı bir kitabı var.
YanıtlaSilVideo çok etkileyici.
Teşekkürler.
Barabar videosunu beğenmenize sevindim. :)
SilJapon, Kızılderili, Hint masalları favorim oldular, Makbule Hanım.
Sevgiler. :)
sabah çok hafif bir yağmur yağdı dün. belli belirsiz, yaprakların üzerindeki nemden ve hafif bir yağmur pıtırtısından farkettim. sonrası nefis bir havaydı gerçekten. masallara gelirsek; hep söylerim kitap okuma sevdamı onlara borçluyum. çocukken en sevdiğim şeylerden birisiydi masal okumak. bir masal kitabım vardı; apartmandaki en yakın arkadaşımla sırayla birbirimize masal okurduk antalya'nın doğal portakal bahçelerinde, apartmanın çatısında, evin arka tarafındaki portakal ağacının altına açtığımız piknik örtüsünde.
YanıtlaSilÖyleymiş, sonra bir yerde gördüm, karşıda daha çok yağmış, Kadıköy civarında gramla ölçülmüş. :))
SilBenim masal sevgim, çocukken dedemin ve annanemin anlattığı masallara dayanıyor, sanırım. Şimdi de keyifle dinliyorum. :)
ben de deneyeceğim masalları. hele bir elimdeki(yani kulağımdaki) kimyager bitsin de...barabar'ı ilk çıktığı zaman bizim evin büyük oğlu (senin soyadıdaşın :P) tanışıştırmıştı. o zaman bu zamandır pek severim. ne güzel denk geldi. darısı diğer buluşmaların başına :)
YanıtlaSilDene bakalım, benim kadar meftun olacak mısın? :))
SilKonser unutulmazlar arasına girdi bence. :)