Ne yaptım bugün? Gece iyi uyuyamadığımda ertesi gün tepe sersemi oluyorum, yine öyle oldu. Yapacağım işi unutuyorum, bir odaya giriyorum sonra ben buraya neden geldim diye durakalıyorum. Neyse işte, lodos çarptı diyerek bir sebep bulayım.
Sabah yağmurlu başladı, şakır şakır yağmasa da ince ince gün boyu yağdı, bir çeşit damlaya damlaya göl olur tarzı diyelim. Hiç değilse tozlar indi, bitkiler biraz nefes aldı.
Pazara gitmek için yağmurun hafiflemesini beklerken, kardeşime telefon etmiştim. Biz konuşurken S.ciğim iki kez çaldırdı, kapatıp ben onu arayana dek on dakika geçti.
Hoş tesadüf, bu sabah aklımdan S. geçiyordu, geçen yaz görüşmüştük, arası açıldı arasam diyordum, o aradı. Hem de nefis bir teklifle, oğlu aracılığıyla İstanbul Film Festivalinde Nişantaşı'nda bir sinemaya iki bilet gelivermiş. Sen seversin, birlikte gidelim demek için arıyormuş.
Ne var ki teklifi kabul edemedim, dedim S. canım bugün bizim pazar alışverişi günümüz, fırlayıp çıksam belki yetişirim, ancak araya bayram girince geçen hafta pazar olmadı, gitmesem kendim idare ederim de annem için gitmem gerekiyor. Kusura bakma, içim sızlayarak reddediyorum, aklına ilk ben geldiği için teşekkür ederim.
Kısmet artık, belki yeniden bir bilet bulunuverir ve festivalde bir film gördüm diyebilirim.
Erguvan fotolarına bir ara vererek dün alt sokakta gördüğüm yaseminlerin ekliyorum.
Bu yaseminler Çin yasemin, Kıbrıs yasemini, pembe yasemin diye çeşitli isimlerle anılıyor(muş).
dileğine yürekten bir amin diyorum canım :)
YanıtlaSilSağol canım Şulem, kısmet artık... :))
YanıtlaSil