17 Nisan 2024 Çarşamba

17 Nisan Çarşamba

Bu sabah çok erken uyandığımda hava gri bulutlarla tamamen örtülüydü. Çabucak hazırlandık, az sonra eşyaların ağırlığı nedeniyle metroyla gitmekten vazgeçip, akşamdan duraktan ısmarladığım taksinin şoförü aradı, kapıda olduğunu haber verdi.
Geceden kapının önünde hazır edilen bavul ve sırt çantasına, kumanya çantasını ve soğuk hava nedeniyle son anda alınan kışlık montu ekleyerek evden çıktık.
Sabiha Gökçen'e kadar trafik çok zorlamadı, ne var ki havaalanı girişine doğru aniden tıkandı ve yavaş ilerlemeye başladı. Meğer asayiş ekipleri GBT taraması yapıyormuş, kimliklere bakıyorlarmış. 

Havaalanına giriş fazla sürmedi, bazen metrelerce kuyruk oluyor. 
Kızımın uçuşu THY'den ayrılan ve yeni adıyla AJet olan eski bildiğimiz adıyla Anadolu Jet ileydi. Elektronik kontuar uygulamasına onlar da geçmişler, böylece işlemler seri olarak yapılabiliyor. Kızımın bagajı biletinin hakkından fazla çıktı ve fazla bagaj ödemesine geçmek gerekti. Ancak, makine ödemeyi almadı. O arada biz kızımla biraz gerildik, yok sen acele ettin, yok sen yanlış yaptın vs. Neyse ki, yanımıza gelen görevli işlemi yaptığında aynı sorun tekrarladı da ben temize çıktım.
İşlem yapılamayınca normal kontuara gittik, orada da yolcumuzun bileti bir türlü bulunamadı. Haydi bakalım!
Bir kaç dakikalık çaba ve bekleyiş sonrası check-in'i yapılmış bilet nihayet bulundu ve bagaj teslim edildi. Efendim, meğer şirket ayrılması nedeniyle bugünlerde bu tür sorunlar olabiliyormuş. 

Bundan sonrası pasaport kontrolü, içeriye doğru gitmeden önce ana kız sarılma, vedalaşma, "tamam annecim bekleme salonundayım, sorun yok, gidebilirsin" telefonu ve annenin metroyla eve doğru tıngır mıngır yol alması, üç aydan fazladır evi şenlendiren yavrunun boş odasında gezinme, eli işe erememe, sonra "haydi bakalım" deyip kahvaltı hazırlama ve güne yeniden başlama, vb. vb....

Hafif aksak başlayan günün iyi geçen yolculuğundan sonraki aşamada bir telefon "annem montumu uçakta unutmuşum, nasıl bulunur acaba?"



Günün öğleden sonrasında Kadıköy'de Gündüz Aybay Denizcilik Merkezinde bir toplantıya katıldık, dostlarla buluştuk, söyleştik.
Yetmedi, bir kahve içimi Baylan'da oturduk, sonra da Harem Salacak sahilinden geçerek yola devam ettik.
Yukarıdaki erguvan Salacak'tan, bu sene gördüğüm en güzel erguvanlardan birisi.
 

10 yorum:

  1. Allah kavuştursun, Çiçek Kız salimen ulaşmış, umarım mont da salimen ulaşır...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol canım Leylağım. :)
      Bakalım, bir yoluna girdi gibi, umarım kavuşacak. :)

      Sil
  2. ah canım benim, allah kavuştursun. kocaman sarılıyorum sana. hep güzel haberler al çiçek kız'dan :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Şulem, amin. <3 İyi haberler olsun rahat nefes alsın dileğim. :)

      Sil
  3. Allah kavuştursun, alışınca çok zor oluyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim Mehtapcığım. :) Zor oluyor gerçekten...

      Sil
  4. allah kavuştursun s.'cim. evde bir sessizlik olmuştur şimdi. sımsıkı sarılıyorum <3

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sessizlik oluyor evet, bilirsin sen de Z.cığım, teşekkür ederim. <3

      Sil
  5. Allah kavuştursun Sevgili Okul Arkadaşım, hayatın çocuklar büyüyünce kısmı bu, sevinçler hoş olsa da dönüşlere alışmak zor:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayatın bu kısmını da böyle böyle öğreniyoruz Sevgili Okul Arkadaşım, teşekkür ederim. :)

      Sil

Hoşgeldiniz!