17 Ağustos 2023 Perşembe

17 Ağustos Perşembe

Dün uzunca zamandır giymediğim -bantlı filan- bir ayakkabımı giymiştim, tahminimden fazla uzunca yürüdüm, eve geldiğimde bazı parmaklarım su toplamıştı. 
Zavallıları tımar etmek, iyileşmelerini sağlamak için  bugün evde oturdum hanımefendi hanımefendi...
Demek dedim, artık yumuşak spor pabuçlar paklıyor beni yalnızca, zorunlu olarak başka ayakkabı giyilecekse öyle uzun süre yürümek filan, yassahh hemşerim! 

Bugün iki tencere yemeği yaptım, bamya ve bezelye. Tam yaz sebzeleri...
Annem bu sene yeteri kadar bamya yedik, daha alma dedi. 
Daha sonrası, tipik anne -kız diyaloğu:
E peki kış için bir iki torba buzluğa atsak, iyi olmaz mı? 
Eh, al madem ama küçüğünden olsun.
Bu yediğimiz iyi değil mi? Bence fena değil, ne dersin?
Daha küçük olsa, daha iyi...

Akşamüstü yine belgesel izledim. Bu defa dün S.ciğimin izleyip beğendiği "Quincy" sıradaydı. Ünlü müzisyen, aranjör, yapımcı Quincy Jones'un hayatını anlatan film bildiğimiz ne kadar da çok parçanın onun eseri olduğunu tekrar hatırlattı. 
Sonra da biraz onun müziklerini dinledim. Filmin jeneriği burada. 



Kanlıca'ya motorla gidiş gününden fotoğraflarla devam ediyoruz,
Bu defa güzelim Kuleli binası kadrajda,
Havanın pus ve bulutu nedeniyle biraz siyah beyaz tadında bir fotoğraf olmuş,


2 yorum:

  1. bir masal şehrini anımsatır bana hep kuleli askeri lisesinin içinde olduğu istanbul manzarası...güzel şehir, evet :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hımm, çok haklısın masal şehri anımsamasında, öyle duruyor gerçekten. :)

      Sil

Hoşgeldiniz!