16 Temmuz 2023 Pazar

16 Temmuz Pazar

Belki bir gün şunu diyeceğim, öyle tuhaf zamanlardı ki her akşamüstü o günün bitebilmesi  ihtimali belirdiği için seviniyor, ertesi günü salimen geçirmek için güç toplamaya çalışıyordum. Oysa bir süredir ben de anlamıştım, geçen gün ömürdendir diyenler doğrusunu bilmişlerdi, günün bitişini kutlamak o kadar parlak fikir değildi. 
Yine de her gün bitmeden az önce oturup şuraya  ben varım der gibi küçük küçük notlar yazmak, onları şişelere koyup okyanusa salmaktı belki de.

Az önce akşamüstü yürüyüşünden döndüm. 
Ondan hemen önce izlemeyi dünden aklıma koyduğum Miles Davis belgeseli Birth of Cool'u (BBC yapımı) seyretmiştim. 
Filmi izlerken Miles Davis dinleme serüvenimi hatırlayıp bir tür zaman yolculuğuna çıktım; A. ile birlikte çok dinlediğimiz Kind of Blue albümü, daha sonranın çok dinlenileni Siesta albümü, 1988 yazında Açıkhava Sahnesindeki konseri hepsi teker teker zihnimden geçtiler.
Belgeselde Miles Davis'in müziğinin oluşumu anlatılırken en etkilendiğim  yerlerden biri, Luis Malle filmi Ascenseur pour l'échafaud / İdam Sehpası (başrolde muhteşem Jeanne Moreau oynuyor) filmine yaptığı müziği anlatan bölümdü. Filmi daha önce gördüğümde de o müzik aklıma yer etmişti. Dinlemek isterseniz, burada. 



Hatmi çiçeği bilir misiniz? Şimdi onların zamanı, en çok pembeleri var, bazen eflatuna da rastlanıyor.

Unutmadan, sabah erken uyanıp ABD -Türkiye kadın voleybol takımları maçını izledim, maçtan ve sonuçtan mutluyum.
Bu gece  final maçı var, ya nasip! 

2 yorum:

  1. Barış Manço geldi aklıma hatmi çiçeği yazınca sen :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değil mi? İnsanın dilinin ucuna geliveren şarkı sözleri vardı Barış Manço'nun. :)

      Sil

Hoşgeldiniz!