3 Ocak 2023 Salı

3 Ocak Salı

 Günün Anısı:

Dün kızımın televizyonu kündeye getirmesini yazmıştım ya, bugün oğlumu görünce aklıma onun  okuldaki duvar piyanosunu devireyazma olayı geldi.
Bu defa oğlum tek başına değildi, sınıf arkadaşı da olaya dahil. Geçmiş gün, şöyle oldu galiba:
Oğlum ilkokulda, 3. sınıf olabilir. Müzik öğretmenleri hafta sonları bir kaç öğrenciye piyano dersi veriyor. Şu saatten şu saate bu iki çocuk, ardından şu iki çocuk gibi bir program vardı. Günlerden cumartesi olunca, ders sonrası caddeye çıkılması, başka faaliyetler yapılması programlanmış haliyle. Babaları beni ve çocukları okula bırakmış, oğlumun dersi bitene dek kızım bahçede oyun oynar, sonra oğlumu alır caddeye çıkarız demişiz. 
Hava serince olmalı, bir süre sonra salona girelim ve ders bitene dek çocukları izleyelim fikri cazip geldi. Kızımla birlikte dersi izliyoruz. Öğretmenleri bir şeyler gösteriyor, iki oğlan çocuğu sırayla çalıyor. Haa, bu arada ders okulun çok amaçlı salonunda yapılıyor, yakın zamanda tören olmuş demek ki, piyano sahnenin önünde duruyor. 
Dersin sonuna doğru, öğretmen salondan çıktı, gelecek ders için ödev notaları alacak. Oğlanlar piyanoyu tırgırdatıyorlar, o arada ellerindeki nota defteri piyanonun arkasına düştü. Bizim çocuklar sahneden sarkarak ve de piyanoyu itiştirerek kağıtları almaya çalışıyor. Aman durun, dikkat diyene dek, piyano şöyle bir sallandı sarsıldı ve  arkasındaki koltuğun üzerine doğru kaykıldı. Koltuk olmasa, piyano tangırttt diye yere çakılacak!
O sırada öğretmen içeri girdi, okul görevlileri geldi filan piyanoyu düzelttiler ve çocuklar süklüm püklüm, kızımla ben de bakakaldığımız olayın etkisiyle parmaklarımızın ucunda sessizce salondan çıktık.

İşte, bizim çocuklar küçükken biraz devegücü tazıhızı şerbeti içmiş cinstendi. 


Günün Duygusu:

Bu kadar geyik yaptım da günün gerçeğine gelirsek, oğlum eve geldiğinde odasındaki dolapta kalan eşyalarından götüreceklerini ve artık kullanmayacaklarını ayıkladı.
O sırada dedi ki "yazlık şu iki ayakkabıyı götürmeyeyim, onları sen gelirken getirirsin". Jeton düştü bende, evet ya gidiyorlar haftaya, az kaldı artık...
Oğlum gittikten sonra içimi saran hüznü dağıtmak için sahile yürüdüm, denize baktım.




Günün Sahil Manzarası:

Kedi önde, martı hayli arkada, güneş az önce batmış, ufukta pembesi kalmış gibi...

 

6 yorum:

  1. Sağlıkla gitsinler, gittikleri yerde mutlu olsunlar, Ekmekçim hüzünlenecek elbet, aksi eşyanın (bu arada anneliği eşya yaptım çaktırma) tabiatına aykırı ama alışacak. Hem arada gideceği, otel parası vermeyeceği şahane bir Evropa şehri olacak (belki beni de götürür.....deeermişim) Şaka bir yana ne diyeyim bacım, hayat böyle bir şey...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin Leylakcığım, doğru diyorsun alışılacak. Onlar yerlerinde iyi mutlu olsunlar da, gerisi gelir...
      Yerleşsinler de gideriz ziyaretlerine elbet. :)

      Sil
  2. Devegücü tazıhızı şerbeti ne hoş bir tamlama, bayıldım Ekmekçim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet hoştur. :))
      Asterix'i bilirsin orada Obelix isimli genç irisi bir Viking vardır. İşte o, küçükken devegücü tazıhızı şerbeti kazanına düşmüş, aşırı güçlü kuvvetli olmuş. İşte benimkilerin çocukluktaki hesapsız kuvvetleri aklıma onu getirdi. :)))

      Sil
  3. güldürdün beni devegücü tazıhızı şerbeti ile, ilahi :)gençleri tanımasam gözümün önüne bambaşka iki tip gelecek ya neyse :P

    haftaya mı gidiyorlar? geldi mi tarih? hadi bakalım, sağlıkla, mutlulukla gitsinler ve hep güzel insanlar çıksın karşılarına inşallah

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tip itibarıyla değil, hesapsız güç itibarıyla benzetmiştim canikom, yoksa bizimkiler Obelix yanında epey ince kalır. :))

      Evet haftaya, yakınlaşıverdi işte...

      Sil

Hoşgeldiniz!