Ve Ağustos'tan bir gün daha geçiyor...
* Bugün kendimi buzdolabında kalanları birleştirmeye, bozulmadan bir şeyler üretmeye verdim.
Üç patlıcan ve iki kırmızı biberi közledim, küçük küçük doğradım, bir küçük kuru soğan, iki olgun domatesi de ekledim. Bir yemek kaşığı tahin, yarım limon suyu, iki yemek kaşığı balzamik sirke, yeterince zeytinyağı ile güzel bir salata oldu.
İki kabak ve üç havuç rendeledim. Önden üç dört diş sarımsağı çentip yağda çevirdim, önce havuç sonra kabağı aynı tavada soteledim. Ilındıktan sonra yoğurtla karıştırdım, bir yaz yemeği daha oldu.
** Sabah öğlene dönerken dışarı çıktım, gideceğim yolları biraz uzatarak ufak bir mahalle turu attım, biraz alışveriş biraz yürüyüş yapıp güneş yakmaya başlamadan eve döndüm.
Bugün annemin evinde temizlik vardı, gidip gelip bir takım eksikleri tamamladım, sonra kendime ayırdığım saatlere geldi sıra.
*** Sevgili Okul Arkadaşım iki gün önce eski bir sinema yazısını paylaşmıştı. Başlıkta, bu filme rastlamamış olabilirsiniz diyordu. Gerçekten de 2005 yılı yapımı bu filmi izlememiştim. Oysa, kuzey ülkesi sinemasına ilgi duyar ve rastladıkça kaçırmam.
Sevgili Buraneros'un filmi izlemek konusunda yüreklendirici notları üzerine, Uğur Film'in sayfasında filmi buldum. Filmi izlemek isteyen Şule'me de linki gönderdim. Bilmiyorum, kendisi gün içinde fırsat bulup filmi izledi mi?
Az önce bitirdim Frozen Lands / Donmuş Topraklar / Paha Maa isimli filmi ve mideme bir yumruk yemiş gibiyim. "İnsan insanın kurdudur" sözüne inanmasını istediğiniz birisi varsa, filmi önerebilirsiniz.
Bu sözü yazdım diye, sanmayın ki kötü bir film izledim. Tam aksine, olağanüstü gerçekçi, doğru ifade edebiliyorsam nihilist tavırlı bir filmdi. Gerçi zaman zaman bir kaç iyimserlik kırıntısıyla avunmamızı da sağlıyordu fakat o kadar.
Bence filmin ana teması iyilikle kötülüğün çatışması ve kötülüğün iyilikten daha hızlı yayıldığı üzerineydi. Kötülük derken sadece ahlaki anlamda değil, ekonomik, sistemsel her bakımdan çevremizi kaplayan bir kavramdan söz edildiğini anlamak daha doğru olacak.
Sinema böyle işte, bir gün güldürür, bir gün ağlatır, bir gün yüzünüze bir tokatla sersemletir. İyi ki filmler ve onları paylaştığımız arkadaşlar var.
Dip Not:
Benim "cüce" sunflowerlar yine aldı başını gidiyor,
ah çiçekler ne güzeller nazar değmesin, demek benimkiler de böyle olacaktı...tariflerin çok güzel bu arada. döndüğümde unutmayayım da deneyeyim.
YanıtlaSilYaa evet, hain kargalar yolmasa böyle olacaktı seninkiler de. :(
SilBeğendin mi Joe'cuğum, bende tarif çok, yaparım da anlatırım da. Sen gez gel, buluşalım, tarifler benden. :))
Selam yaz yemekleri sebzeler hemen bir öğün oluyor. Afiyet olsun. Filmi merak ettim not alayım. Çiçekler harika. Sevgiler.
YanıtlaSilGerçekten yaz mevsimi sebze bakımından daha tazeleyici ve seçeneği bol oluyor.
SilSevgiler benden de. :)
ben daha izleyemedim filmi, belki bu akşam...dün çok yorgundum akşam, bir de elimdeki kitap daha cazip geldi. gerçi o da mideme mideme yumruk vurdu okurken ama olsun :)
YanıtlaSilgünebakanların çok güzel olmuş nazar değmesin :)
İkisi de midye oturan cinsten olduğuna göre, film biraz bekleyeblir.
SilKitabı da merak ettim şimdi. :)
Çiçekler kalp ben :))
Bendeki kopya açmayınca çok aradım nette ama bulamamıştım, sevindim şimdi yazıyı okuyunca, Sevgili Okul Arkadaşım:)
YanıtlaSilMerak edip linki tıklayınca da şaşırdım şimdi, çünkü dün burayı bulmuştum pek de sevinmiştim ama bana açmamıştı filmi, öyle olunca da sizi haberdar etme sevincim kursağımda kalmıştı:) Ne güzel ki mutlu son:)
Sevgili Okul Arkadaşım, gerçekten mutlu son oldu. Geçmişten gelen film önerisi için teşekkür ederim, bazı filmler tekrar izlenmeyi de hatırlanmayı da hak ediyorlar. :)
SilUğur Film'in sayfalarında güzel filmler oluyor, daha önce sinema tarihiyle ilgili bir belgesel izlemiştim orada.
filmi bende not aldım yarın bir bakayım
YanıtlaSilSevgili Özlem,
YanıtlaSilUmarım izlemiş ve sinema keyfi almışsındır. :)