7 Temmuz Perşembe

Sarı sıcaklar başladı, dünkü bunalmalarım sadece koşturmaktan değilmiş, bugün anladım yaz gelmiş.

* Dün akşam Blue kızlarıyla sohbet ederken haberci rüyalar, içe doğanlar, derin hisler üzerine epey konuşmuştuk. Gece çabuk çabuk yazarken atladığım konuyu, bugün hastanede annemin ikinci kez verilen demir deposu yapacak serumunun tamamlanmasını beklerken  hatırladım. Bir solukta konuştuğumuz kimisi komik, kimisi gerçekten gizemli olayları hatırladım, gülümsedim.

** Sabahla öğlen arasında annemin istediği bir kaç parça alış veriş için markete gittim. Sokaklar da, alışveriş merkezimiz de, market de her zamankinden tenha göründü gözüme. Bugün de gidenler olacaktır, böylece İstanbul bize kalacak, umarım sakin sokakların keyfini çıkarabiliriz.

*** Bugünlerde doktor ve sağlık çalışanlarına şiddet, avukata şiddet aldı başını gitti, ne kadar hazin. Tek cümleyle bile olsa söz etmesem olmayacaktı. Cehaletle şiddetin başabaş gitmesi kaçınılmaz gibi duruyor, ne yazık ki.

Bugünlerde okuduğum Ian McEwan'ın yazıp İlknur Özdemir'in çevirdiği "Fındık Kabuğu" isimli Hamlet uyarlaması nefis kitapla günü kapatayım. 

Sanat, edebiyat olmasa nefes almak imkansız derecede güç olacaktı.

Dip Not:

Zakkum serimizde bugün pembe beyaz birlikteliği var...