* Sabah erken saatte müzik dinlemeyeli epey olmuştu. Bu sabah dinleyince hatırladım, pencere açıksa dışarıdan gelen kuş sesleriyle birlikte daha hoş oluyor.
Aslında önce Fazıl Say'ın 2020 Beethoven yılı anısına, 2019 sonundaki bir konserinde yaptığı bir çalışmayı dinledim. Fakat laf aramızda sanatçı eserleri açıklamaya çalışırken biraz daha az konuşsa daha mı iyi olurdu demedim desem yalan olur. Kayıt burada, dinleyiniz.
Ardından saf müzik olsun ve yine Say Beethoven çalsın dedim ve bir de şunu dinledim, ruha şifa.
** Sabah sükuneti bittikten sonra, koşturmaca başladı, haliyle. Pazar açılmış mı acaba diyerek çıktım, iyi bari açılmış, gerçi pazarcıların üçte biri yoktu ama gelenler ihtiyaca yeterliydi. Sonra bir fasıl da market alışverişi, ardından yemek işleri derken öğleden sonrayı buluverdik.
Akşamüstüne doğru kuzenimin küçük iki çocuğu anneleriyle birlikte annemi ziyarete geldiler. Bıcır bıcır ve yarım lisanlı halleri çok tatlıydı. Ne zamandır küçük çocuk yok etrafımızda, unutuyor insan.
*** Son kitabımı bitirdikten sonra, araya annemle yoğun şekilde ilgilendiğim günler girince, kitap okuma konusunda boş günler geçirir oldum.
Bir de fark ettim ki, İstanbul Müzik ve Caz Festivallerinde bir konsere gitmeye güya heves etmiştim, ama programlara bile bakmamışım. Bu durumu fark ettiğimde kendime esef ettim ya boşuna...
Seneye artık, umarım, kısmetse...
Dip Not:
Bugün size bir bulmaca sorayım,
Bilin bakalım bu üzerinden bitkiler aşan duvar nerede?
Birazcık açık edeyim, şehir ortasında bir arka bahçe duvarı burası.
Özgürlük parkına benzettim ama ipucuna uymuyor.
YanıtlaSilMerakta bırakmayayım seni Joe'cuğum. :))
SilGalatasaray Lisesinin Cezayir Sokağı tarafındaki arka duvarı burası.
Geçen sene tam bu zaman kızımla gitmiştik oralara, üzerini saran bitkiler çok hoşuma gitmişti. :)
umarım seneye istediğiniz konserlere gidebilirsiniz :) bilmecenizi çözemedim yorumunuzdan okudum :))
YanıtlaSilAh umarım öyle olur, çok teşekkür ederim. :)
SilAynı dilekleri size de gönderiyorum. :)
bizde malum, pencere açıksa "martı adası" çevriliyor oluyor dışarda, oysa şöyle usul usul cıvıl cıvıl kuş sesi özledim :) neyse kuş sesi olmadan beethoven iyi geldi bana , sağol şekerim :)
YanıtlaSil"Martı adası" benzetmene bayıldım. :))
SilGerçekten öyle, artık sükunet istiyorum, kuş cıvıltısı istiyorum.
Beethoven her derde devadır. :)
Okuya okuya geçmişe doğru yol alıyorum. Epey ara vermişim. Bayramdı, öncesi misafirdi derken zaman su gibi akmış. Ne güzel bir disiplininiz var. Hayran olmamak elde değil.
YanıtlaSilTeşekkür ederim Evrenciğim. :)
SilBu blog beni hayata bağlıyor bu aralar, yazmazsam olmaz, bir zincir eksik kalır gibime geliyor.