15 Ekim 2021 Cuma

15 Ekim Cuma

Sanki dünkü güneşli hava yanlışlıkla araya girmişti, bugün sabahtan biraz güneş vardı, öğlene doğru bulutlar geldi ve gökyüzüne gri gri iyice yerleştiler.

* Dün gece çekmecelerimi kurcalayıp, en küçük el radyomu buldum. Eskiden -ya da gençken demeli- yatağa girince, o zamanki el radyoma kulağımı dayar TRT 3'deki "Gece ve Müzik" programını biraz dinler, sonra uykuya dalardım. Bundan böyle yine aynı akışı yaşamak arzusundayım, radyo dinleme nostaljisine tutulmuş gibiyim.

**  Bugün zorunlu hareketler günlerinden Cuma, bizim pazar var, ben hemen her hafta olduğu üzere pazara  gittim. Bu hafta pazarın konusu benzine gelmiş/gelecek zamlar ve fiyatların bundan nasıl etkileneceğiydi. Satıcılar da alıcılar da aynı ortak telaş ve düşünce içindeydi.

*** Öğleden sonra artık anılarda kalan mavi yolculuk ekibimizden iki arkadaşla Şaşkınbakkal'da sahildeki Bel-Tur'da buluştuk. Denizi seyrettik, sohbet ettik, kahve içtik.
Deniz ve gökyüzü grinin tonları içindeydi. Bir ara denizin hemen üzerinden en az bir kilometre uzunluğunda ip gibi sıraya dizilmiş bir kuş sürüsü karşı sahile doğru uçtu. Aradan yarım saat geçtikten sonra aynı sürü (aynıdır, herhalde) gerisin geriye uçtu. Biz de hayran hayran izledik.
Artık, yelkovan kuşları mıydı, karabatak mıydı, yoksa bambaşka bir kuş muydu, bir bilen olsa da bize de söylese...


Dip Not:
Dün yazıya  eklediğim fotoğrafın, akşam dönüş faslında çekilmiş olanı,
Fotoğrafı büyütürseniz göreceksiniz, sabah Kadıköy'e doğru yol alan "Sarıyer" vapuru  yine figürasyonda yer alıyor.
Karaköy iskelesinde bekleyen vapurlardan kıyıya paralel duranı o, ta kendisi!

2 yorum:

  1. Nasıl özlemişsem İstanbul'u...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Özlemişsindir cancağızım. :)
      Bence İstanbul da sana boş değildir, o da seni özlemiştir. ;)

      Sil

Hoşgeldiniz!