Sıcak hava dalgası can almaya, canımıza okumaya devam ediyor. Acı, acı, acı...
* Günün kişisel düzeydeki önemli olayı iki doz Sinovac aşısından üç ay geçtiği için yapılan Biontech aşısı randevumdu.
"Aman canım pazar sabahı, çabucak giderim ne olacak" diyordum ki, meğer bugün KPPS sınavı varmış, taksiyi zorlukla buldum, trafik yavaş aktı. Erken çıktığım için yine de randevu saatinden önce ulaştım Göztepe'deki eski SSK yeni şehir hastanesine.
Aşı olduktan sonra antibiyotik alerjim nedeniyle yarım saat bekledim, sonra şükür eve olaysız döndüm.
** Minibüs caddesindeki simit dükkanından sıcak simit aldım, eve gelince uzun zamandır yapmadığım simitli kahvaltıyla aşı oluşumu kutladım.
Öğleden sonrasını Mozart in the Jungle'ın 4. sezonunu izleyerek geçirdim. Nasıl tadı damağımda kaldı anlatamam, dizinin verdiği keyfin yanı sıra, bir de yepyeni müzikler, müzisyenler tanıdım sayesinde.
Acaba neden yeni sezonu çekmeden, üstelik devamı gelecek gibiyken patt kesivermişler?
*** Buraya dizi sayesinde ilk kez dinlediğim ve bayıldığım bir eseri ekliyorum.
Ravel'den Alborada del gracioso. (Şafak vakti anlamına geliyormuş.)
Yeni tanıdığım bir İspanyol şef, Pablo Heras-Casado'nun yönetimindeki Frankfurt Radyo Senfoni Orkestrası çalıyor.
Dip Not:
Balkondaki nane saksısından bir nane çiçeği. Hiç nane çiçeği görmüş müydünüz?
Görmediyseniz, büyütüp yakından bakmanızı öneririm, bütün dünya orada sanki.
Antikorunuz bol olsun Sevgili Okul Arkadaşım,
YanıtlaSilRavel'i zevkle dinledim... ama konser alanına ve atmosfere bayıldım, sonra düştüm internetin yollarına... konserin tamamını bulmak için. Orkestranın kendi sitesine kadar vardım ancak bugünkü uğraşım içinde bulamadım henüz. Çalışmalarıma devam edeceğim:)
Sevgili Okul Arkadaşım,
SilTeşekkürler, hepimize bol antikorlar olsun. :)
Müzik çok güzel değil mi? Sadece müzik değil -size kesinlikle katılıyorum- ortam da çok güzel.
Dünkü yazıya eklediğim Adagio for Strings de bir başka olağanüstü ortamda Viyana'daki saraylardan birinin bahçesinde icra edilmiş. Nefis. :)
Dünkü derken, bir önceki yazı 31 Temmuz'u kastetmiştim. ;)
SilNane çiçeğine bayıldım. Böyle pembesini hiç görmemiştim, seyrek beyaz çiçeklisini karta kaçırdığım naneler üzerinde sık görüyorum 😬🙄
YanıtlaSilBen de görmemiştim C.ciğim. :)
SilBu nanenin hikayesi çok eğlenceli. Kızım bir ay kadar önce Ankara'dan gelirken, buzdolabını boşaltıp gelmiş, getirdiklerinin arasında iki üç dal nane vardı. Bir dalı suya koydum, köklendi, saksıya diktim, yayıldı. Şimdi de çiçeklendi. Durum budur. Yeşil elliyim demiş miydim daha önce? :)
Ne hoş!!!!!
Silnane çiçeğini görmemişim bugüne dek, ne ayıp :) oysa bugün bahçeden gelen bir sürü kurutulmış naneyi temizleyip ellerimin nane kokmasından mest olmuş biriyken!
YanıtlaSilyangınlar yüreğimizi yakıyor sanki. haberlere bakmak istemiyorum. baksam yine ağlayacağım çünkü...
Ben dün saçma bir kahkaha krizi geçirdim önce, bir kaç saat sonra da katılarak ağladım. Öyle bir çaresizlik işte. :((
SilNane taze kurulmuş, nasıl mis kokar. :)