29 Temmuz Perşembe

Sıcak bir gün. 

Yurdumda ormanlık, ağaçlık bir çok alanda yangın var, çok üzgünüm.

* Sabah erken çıktım yürüdüm yine. Saat 7'de bile ter içinde kalıveriyor insan, çünkü o saatte havadaki nem % 80'den aşağı düşmüyor. Belki de doğru olan, elde şemsiye ile öğlen saatlerinde dışarı çıkmak. 

Şemsiye evet,  güneşe karşı şemsiye, Japonlar ve Kübalılar öyle yapıyor. Ve öğlen saatlerinde  ısı yükselince nem çok azalıyor. 

Neyse işte, bir çeşit sıcak nedeniyle oluşan beyin sulanmasına karşı fikir jimnastiği gibi bir iç konuşma bu dediklerim.

** Son buluşmamızda seyredilen diziler, tavsiye edilenler konusu açılınca Şuleciğim "Mozart in the Jungle" dizisini önermişti. Dün Netflix'de aradım, bulamadım, Şuleme mesaj yazdım, "dizi yayından kaldırılmış".  Yazışma ilerleyince  anlaşıldı ki, yanlış kanala bakmışım Amazon Prime'daymış ve oynuyormuş. 

Bugün başladım, ilaç gibi geldi. Burada, göz atmak isteyen olursa. 

*** Bu sabah haberlere bakarken Murat Sevinç'in Diken'deki yazısına denk geldim; "Aşı Karşıtlığını Hukuku Gözeterek Konuşabilmek".  

Her zamanki açık, net, sade ve hedefe odaklı uslübuyla ve iyi bir hukukçu olmanın özeniyle,  tıp mensuplarının uyguladığı kendi bedeni hakkında karar veren "şuuru açık ve bilgilendirilmiş kişinin iradesine saygı"  kuralı ile hareket ederek, aşı karşıtlığıyla aşıdan tedirgin olmanın farkını, tedirgin olanlara düzgün bilgi verilerek yalanın dolanın önüne geçilmesi gerekliliğini pek güzel anlatıyor.

Okuyun, okutun derim.  Linki burada. 

Dip Not:

Üç sene öncesinden Küba'dan bir ağaç dalı,.

Oraların çok bilinen ağacı Flamboyan oluğunu sanarak çekmiştim fotoğrafı.

Sonra öğrendim, çiçek açma mevsimi değilmiş.

Olsun varsın, bu da güzel.