27 Temmuz 2021 Salı

27 Temmuz Salı

Sıcak, güneşli, pek az esintili bir yaz günündeydik.

* Sabah  yine erkenciydim, erken uyandım ve yürüyüşe erken çıktım. 
Eve döndüğümde oğlum duş yapıyordu, kahvaltı hazırladım. Sonra günlük hayat son zamanlarda olduğu gibi devam etti.

** Yemek pişirmek, çamaşır yıkamak, balkon yıkamak, markete gitmek derken günün en heyecanla beklenen kısmına geldik. 
Küçük Jo ve Şule'm ile buluşmak için sözleşmiştik. Geçen ayki teşebbüsümüz şiddetli yağmur engeline takılmıştı. Neyse, bu defa sıcak hava buluşma azmimize engel olamadı.
Hepimizin ortak noktası olarak Erenköy Beyaz Fırın'ı önermiştim, sakin ve havadar, güzel oldu.
Üç saat nasıl geçti anlamadık, sohbet muhabbet tadına doyamadık. Daha önce de tecrübe ettiğim gibi, birbirimizi blogdan tanımış olmak,  ilk kez yüz yüze buluşmanın çekingenliğini kolayca atmamızı sağladı. 
Darısı Jo'nun kitabının kutlamasına diyelim. 

*** Bugünün hayal kırıklığı konusu, tanımadığım terziye verdiğim işlerin gayet özensiz ve en olmadık şekilde yapılmasıydı. Adam bir de demez mi, "abiye işleri yapıyoruz, nasıl olmamış bu dersiniz?" 
Pardon, kusura bakmayın filan ne kadar zor söylenen sözcükler oldu yahu! 
Abiye yapabilirsiniz ama, basmayı yapamamışsınız işte, dedim sonunda. Öff !



Dip Not:
Zakkumların rengi ne güzel değil mi? 
Ekru mu desem, azıcık somona bakıyor mu desem?
Sabah yürüyüşünden.

13 yorum:

  1. üç saate yakın oturduk değil mi? tabii. inanılmaz. çok güzel akıp gitti muhabbet. doyamadım. ah umarım kitap kutlamasını beklemeyiz bir dahaki buluşma için. sevgiler kocaman.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok canım, ben kitap kutlamasını daha geniş bir buluşma etkinliğini kastederek yazmıştım, biraz kısa kesmişim.
      Tamam artık, ilk tanışmadan sonrası kolayca akar, buluşuruz biz kıyıda, yürüyüşte, kitapçıda... :)

      Sil
  2. blog arkadaşlığı enteresan bir şey. ve pek güzel :)

    senin terzi tam gıcıkmış. özür dilemek unutuldu sanki di mi? çok haklısın...geçenlerde annemlere çiçek sulamaya giderken bir komşu köpeğini tasmasız gezdirmeye çıkmış, ben artık korkmuyorum biliyorsun ama hayvancağız beni görünce üstüme doğru son hız koşup sinirli bir şekilde havlamaya kalktı. sahibi tutamadı, kontrol edemedi falan. travmatik bir seydi. ve 10 yıl önceki sule olsa düşüp bayılabilirdi ama adam bana "özür dilerim, tasmasız gezdirmemeliydim" bile demedi. sadece "bu erken saatte kimse olmaz diye düşünmüştüm" dedi. la havleeee dedim içimden!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence de blog arkadaşlığının tadı bir başka. :)

      Terziyi hiç sorma! Jo ile buluşmaya geç kalma baskısıyla kestirip attım, yoksa...
      Senin bu hikayeyi bilmiyordum, geçmiş olsun. Haklısın, eskiden olsa ben de böyle bir durumda bayılabilirdim. Memleketimizin insanların düşüncesizliği bir tez konusu olabilir, gerçekten. :(

      Sil
    2. ben halen hemen bayılabilirim, ya da kaçarım. Köpekseverlerin sevgisini anlamaya çalışıyorum ama onlar korkanları anlamak istemiyor gibiler.

      Sil
    3. Mehtapcığım,
      Aslında sadece köpekten değil kediden korkan arkadaşlarım var.
      İnsan korkar, bu temel anlayışa sahip olmalı öncelikle, diğerinin korkmaması öbürünün korkana saygı göstermemesine neden olmamalı.

      Sil
  3. Sevgili Okul Arkadaşım, bir oh çektim sayenizde. Sevgili Şule yazmış ama pek detay vermemişti: buluşma ile ilgili olarak. Hatta yazdığım yorumda blog okurlarının magazin sevdiklerinden de söz ettimm. Şimdi Sevgili Küçük Joe'ya gidiyorum: bakalım o neler yazmış. Zakkumlar pek hoş, gerilimli anların ardına pek iyi konumlanmışlar:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgili Okul Arkadaşım,
      Haklısınız, magazin merakını doyuracak bir yazı olmalıydı, buluşmayı ballandırarak anlatmalıydık. Aklımdan geçmedi diyemem, vakit bulamadım biraz. Gerçi, üç elden yazılınca parçalar birleşir ve bir resim oluşabilir, belki de. :)
      Bir de üçümüz de aynı kafadayız hanımefendilerle, bir selfiecik bile çekmedik, o kadar muhabbete dalmışız.
      Artık sizin kitap kutlama organizasyonunu yazarız diyelim, zamanı gelince. :)

      Sil
  4. İşini yapamayıp sonra bir de bizden özür bekleyenlere sabrım yok benim de nedense:(
    buluşmanızı kıskandım sanırım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir dahakine sen de gel Butterfly, neredesin?

      Sil
    2. Evet Kelebekciğim, İstanbul'a geldiğinde haberleşelim lütfen. :)

      Sil
    3. ayyy çok isterim. Ben normalde Tokat'da yaşıyorum ama ailem İstanbul'da o yüzden sıkça geliyorum Ağustos sonu eylül başı orada olacağım inşallah görüşürüz.

      Sil
    4. :))))) ne güzel!!!! ağustos sonu gibi görüşmek üzere o zaman!

      Sil

Hoşgeldiniz!