Dün yaptığım çeşitli angarya ev işleri, bugün için cesaret verdi, güne bir çeşit azimle başladım.
* Aylardır aklımda "şu perdeleri yıkasam iyi olacak" başlıklı bir plak çalıp duruyor.
Dün kışlık battaniye yorgan kaldırma harekatı sırasında şunu düşündüm, bu perdeleri söküp kuru temizlemeye mi götürsem? İç sesim şu cevabı verdi, ne işe yarayacak, iş azalmayacak tam aksine çoğalacak, sök, götür getir, tak. Sordum iç sese o vakit ne yapıyoruz? Sök, yıka, tak seçeneğine tıklıyoruz akıllım, dedi.
Haliyle bütün o merdivene tırman, perdeyi çıkar, yıka, biraz kurut, sonra tekrar merdivene tırman ve as o perdeleri işlerini iç sesim değil, şahsen bizzat ben kendim yaptığım için, sonuçta iç sesimin değil benim kol ve omuz kaslarım pert oldu.
Neyse, günün sonunda içimde çalan plak bir süreliğine tatile çıktı, oh rahatladım.
** Günün neredeyse tümünü perde işleri kaplayınca, arada bir iki telefon konuşması ve sabah erken işler başlamadan ve akşamüstü işler bitince okunan kitabımdan başka, söz edebileceğim kayda değer bir konu var mı, bilemedim.
İsterseniz, tam bu noktada ilk seyrettiğimden beri bayıldığım bir film sahnesi ve müziğiyle ortama biraz canlılık getirelim.
*** Gerçi özel bir şey değil, her hafta ekmek yapıyorum da, bugün yaptığım ekmek özellikle iyi oldu.
Buradan canım kardeşime açık bir teşekkürü borç bilirim, sayesindedir bu sonuç.
Kardeşim kafaya ekşi mayalı ekmek yapmayı takınca, azmedip işin tekniğini ve usullerini en doğru şekilde öğrendi (tam bir oğlak burcudur kendisi, bir işi yapınca iyi yapar) sonra öğrendiklerini bana da aktardı böylece ben de teknik eksiklerimi bunca seneden sonra ekmekçi bacım sayesinde toparladım.
Dip Not:
Bugün çekmeceleri yerleştirir, açıp kaparken bir süredir nereye asacağımı bilemeyip masamın üstünde tuttuğum, Fü. hanımın armağanı bu minik panoyu elime aldım ve sonunda salonda kitaplığın bir yerine konuşlandırdım.
Pek iyi oldu, mes'udum.
perde yıkama işi ennnn nefret ettiğim iştir. sök yıka tak çok yorucu ama yıkanınca da müthiş bir huzur kaplıyor insanın içini :)
YanıtlaSilvideoda rita hayworth ablamızın güzelliği ve o özgüveni ne harikuledir değil mi? :) hatırlattığın için iyi oldu şekerparem
Doğrusu perde yıkama benim de ennn sevdiğim iş değil, ancak bekledikçe daha çok sinir basmaya başladı ve haklısın, şimdi ferahladım. :)
SilO sahneyi bin defa filan seyretmiş olabilirim, filmini televizyonda ilk kez gördüğümden beridir. :))
Bu sahneyi izlediğimde ortaokul öğrencisiydim,ne çok etkilenmiştim.Şimdi 50 yaşındayım,ne iyi geldi hatırlatmayın...
YanıtlaSilHatırlatmanız,diyecektim,ah bu benim tez canlılığım...Sizi ve Şule Hanımı zevkle takip ediyorum,Bursa'dan sevgiler...
YanıtlaSilArzu Hanım,
SilBugünlerde bloggerın yorumları biraz kendi başına buyruk, aldırmayın. :)
Tüm zamanların en güzel film sahnelerinden, bence de. :)
Perdesiz, gelen geçenin bazen el salladığı, akvaryum gibi bir evde yaşıyorum, ay bunu geniş anlatmam lazım :)))) Sadece bir an perde yıkamak gözümde öyle kahramanlıkla ilişkilendi ki (tül bile olsa bir araya gelince nasıl ağırdır o ya! Hem de 2,5mt yukarı uzanmak…) vallahi tebrik ederim!
YanıtlaSilAslında bizim evin yarısında perde yok! Stor ve jaluziyle idare ediyoruz, güneş ışığının yakıcılığına tedbir olarak. Bu yıkadığım perdeler evin diğer yarısında, her tarafın perde perde olmasını ben de düşünemiyorum, doğrusu. :))
SilGerçekten sağ omuz ve trapez halen kendine gelemedi ki, üstelik her gün egzersiz yaptığımdan ötürü idmanlı sayılırım. :)
Linke gittim tabii ki, epey erken bir saatte, dinledim:) Sonra o bana bir fotoğraf çektirip bir de yazı yazdırdı... ve o sayede bir de keşif!:) İşte ben o yazıyı yazınca, sanmışım ki buraya dönüp yorum kısmına bir şeyler yazmışım:) Meğerse yazmamışım, yazıyı düzeltip bugüne yetiştirmek istiyorum da... ama zor görünüyor, belki yarına bu sabah muammelesi yaparak artık, Sevgili Okul Arkadaşım:)
YanıtlaSilSevgili Okul Arkadaşım,
SilBazen yorumlarımı bir yazıyı okurken içimden yapıyorum, bunu fark ettim, sonra bira bakıyorum yazmamışım. :))
Yazınızı merakla bekliyorum, nasıl bir ilhamla yazmışsınız acaba? :)