Dün gece yine üçbuçuk beşbuçuk nöbeti tuttum. Baştan beri bir türlü derin uykuya dalamamıştım, öyle uyur uyanık dönüp duruyordum.
Sonrasında üstüne bir de ocak çıt çıtı eklendi, buldum papazı. Olanın tefrikası burada, tıklayınız!
The Crown bitti sonunda, bugün dizide Prenses Margaret'i oynayan Lesley Manville'in başrolde olduğu "Bayan Harris Paris'e Gidiyor" isimli filmi izledim. Tatlı bir filmdi, tam gönlüme göre, gülümseyerek izledim.
Yeni kitaba başladım, "Gönül" Japon yazar Natsume Soseki'nin eseri, burada.
Keyifle okuyorum, üslubu hoşuma gitti.
Annemin canı ne zamandır aşure çekiyordu, bu sıcakta uğraşmasan dedim, dinlemedi, yardımcısına talimatlar vermiş, birlikte yapmışlar.
Hazır gelince yememek olmaz, değil mi?
aşure candır :) çok severim, ellerine sağlık anneciğinin ve yardımcısının :)
YanıtlaSilSağol canikom, kim bilir belki kısmetinde vardır, yersin? :)
SilMargaret nasıl tatlı bir kadındı değil mi, hiç bilmexdim o denli renkli biri olduğunu.....
YanıtlaSilBen de bilmiyordum doğrusu C.ciğim. :)
SilAslında dizi kraliyet ailesi hakkında bazı magazin bilgimi değiştirmiş oldu. :)
The Crown keşke daha fazla sürseydi. Hem Kate'i hem de Diana'yı daha fazla görmek güzel olurdu. Nasıl bir hayatları var özellikle şuan çok merak ediyorum.
YanıtlaSilDizi bittikten sonra gördüm bir belgesel var, Harry ve Megan hakkında. Belki bir ara seyredilebilir. Devam filmi niyetine. :)
Sil