Nisan ayının son gününde olduğumuzun resmidir! Haydi bakalım, darısı yeni ayları sağlıkla, iyilikle devirmenin başına olsun.
Bugün aile hekimimize ilaç yazdırmaya gidecektim, önceden aradım sordum "yerinde mi?". İyi ki öyle yapmışım, hekimimiz eğitimde imiş, yerine İl Sağlık'tan başka hekim görevlendirilmesi bekleniyormuş, henüz bilgi gelmemiş.
Önce kafamı iki yana salladım, cık cık sesi eşliğinde ve sonra hemen konuyu değiştirdim, göz doktorumdan kontrol randevusu aldım. Ne yapalım yani? Bir doktor işi hallolamıyorsa, sırada olana geçeriz.
Öğlene doğru mahallemizin butik AVM'sinin güzide kahvecisinde mahalle komşum Ş.ciğimle buluştuk. Birer kahve eşliğinde sohbetin belini kırdık, birikmiş havadisleri gözden geçirdik ve ohh rahatladık, iyi geldi ruhum(uz)a.
Göz doktorundan sonra Şaşkınbakkal'da sahile indim, Suadiye'ye kadar kıyı kıyı gittim.
Kırmızı çiçekli atkestaneleri açmıştı, havanın, denizin ve arka plandan görünmeye çalışan adaların grisini aydınlatın fenerler gibiydiler.
mahalle komşusu olmak ennn sevdiğim şeylerden biri :)
YanıtlaSilKesinlikle katılıyorum komşum. :)
SilAt kestaneleri, en sevdiğim ağaçlar, nasıl da güzeller (Yorum bırakmak için yorumu açıp biraz beklemek gerekiyormuş, çaktım sonunda :)))
YanıtlaSilLeylağım, yorum bırakmak için beklemek, motor ısınsın diye beklemek gibi bir şey sanırım. :)))
SilKlasik bira bahçesi ağaçları bunlar, ben de bayılıyorum. Türkiye'de biraz bodur kalıyorlar belki susuzluktan ama kocaman çok ulu ağaçlar oluyorlar büyürlerse.... Çok güzeller...
YanıtlaSilAslında fazla bodur değiller, özellikle beyaz çiçekli at kestaneleri. Bizim mahalledekiler basbayağı kocamanlar, çınarlarla yarışıyorlar.
SilAnkara'dakilerin cinsi biraz daha değişik gibi, haklısın onlar daha kısa oluyorlar.
Bir de bu kırmızı çiçeklileri parklarda bahçelerde son senelerde daha çok görmeye başladık. Orijinlerine baktım, kırmızı çiçekliler melezmiş. :)
at kestanelerini odtü'de okumaya başladığımda keşfetmiştim. geçenlerde seninle birlikte video paylaştığım arkadaşımın ananesi hiç paramız bitmesin, bereketli olsun diye çantamızda kestane taşımamızı söylerdi. o gün bugündür hep çantamda bir at kestanenesiyle gezerim; her yıl yeniliyorum tabii :)
YanıtlaSilYıllardır her sonbaharda yere düşen at kestanelerinin peşinde koşuyorum. Sadece çantama değil, çekmecelere de yeni at kestanelerini koyuyorum. :)
SilAt kestanesi böceklere karşı çekmecelerdeki eşyaların koruyucusu aynı zamanda. :)