Sabah ve öğlen saatleri koşturmacalı geçti, annemin evindeki gürültülü sokak kapısı tamiratının bize ve komşulara verdiği baş ağrısının üzerine bir de lodos etkisi gelince iyice sersemledim.
Neyse ki rutin haftalık pazar alışverişi için dışarı çıkınca sokak havası biraz tepemdeki ağrıyı aldı.
Akşamüstü kızımla birlikte Kadıköy'den motora bindiğimizde günbatımını yakalamış olmak günün ilk armağanı oldu.
Karaköy'den sonra Tünel'den Taksim'e yürürken Galatasaray civarında kızım adının seslenildiğini duydu, dönüp sarıldığı kişi görünce gözlerime inanamadım, uzun yıllardır görmediğim ilkokul arkadaşı B. en az kızım kadar uzun hoş bir genç hanım oluvermiş. Ayaküstü biraz konuştular, görüşmek üzere dileğiyle ayrıldılar.
Yemek için Hayvore'ye girdik, mezgit tava yedik, kara lahana dolması paylaştık. Bir de ev baklavası var mıymış? Çayın yanında pek güzel gitti.
Şimdiki hedefimiz AKM, bu akşam İDSO'nun haftalık konserinde şef Sascha Goetzel, kendisini yıllarca Borusan Filarmoni şefi olarak dinlemişliğimiz vardır. Nitekim konser sonunda, İstanbul dinleyicisinin şefi ne çok sevdiği ve özlediği uzun alkışlarla kanıtlanacaktı.
Konserdeki ilk eser Mozart'ın flüt, obua, fagot ve korno için bestelediği mi bemol majör konçertant senfoniydi. Müziğin güzelliği, icracıların ustalığı tüm salonu aldı götürdü. (Eserin bir kaydını dinlemek isteyenleri, Ekmekcikız'daki şu yayına davet edeyim, tık! )
İkinci eseri, Richard Strauss'un Bir Kahramanın Hayatı başlıklı senfonisini sanıyorum ilk kez dinledim. Romantik dönemin bestecisi Strauss'un görsel etkili, canlı müziğini orkestra nefis icra etti, özellikle başkemancı tüm dinleyiciyi hayran bıraktı.
Konser öncesinde yıllar öncesinde birlikte konserlere gittiğimiz, uzun süredir görmediğim arkadaşım. C.'e rastladım. 35 yıl öncesine, o zaman cumartesi günleri olan bir konser sabahına ışınlanmış gibi olduk, ayaküstü sohbet ettik.
Bir diğer rastlantı yine yıllar öncesinden geldi. Eskiden iş yeri yakınında olan ve işler nedeniyle sık sık görüştüğümüz banka yöneticisi K. hanımla rastlaştık. İş dışındaki sohbetlerimizden keyif alırdık, araya giren yıllara rağmen yine tatlı bir sohbet yaptık.
Anlaşılan, İDSO'nun konserleri yine beni çağırıyor, bir taşla kaç kuş birden baksanıza.
Ne güzel bir gün olmuş, hele de Çiçek Kız'la olunca. Bense hala bel ağrısı çekmekteyım çünkü ev kalk gidelim diyor yapılacak zorunlu işler var. Üstüne bir de masa üstü bilgisayarım açılmadı, kaldım mı Q klavye laptopa. Bugün acil işleri tamamlarsam 3 gün mola vericem, zira çok ağrım var. Bir Kahramanın Hayatı nı yıllar önce piyano festivalinde açıklamalı dinlemiştim yabancı bir piyanistten, çok güzeldi. Keşke Antalya'da yaşasan ne koştururduk o festivalden bu festivale birlikte :))
YanıtlaSilAh Leylakcığım, aklım sende kaldı, nasıl olduğunu merak ettim, umarım yolculuk fazla zorlamamıştır diyordum. Yolculuktan ziyade yerleşmek, indirip kaldırmak zorladı sanıyorum. Umarım kısa zamanda dinlenmeye geçebilirsin, rahatlarsın evceğizinde. Kucaklıyorum seni. <3
SilNe diyeyim, keşke dileğini gerçekleştirecek imkanımız olsa, kısmet diyelim, bir yerlerde denk düştükçe gezeriz biz de. :)
İki taraftaki yazıları okuyunca sanki ben de iştahlandım, şeytanın bacağını kırma potansiyelim var gibi, umarım bu heyecanım dinmez ve o bacak kırılır, o zaman da bir yazı mutlak yazılır diye umuyorum Sevgili Okul Arkadaşım:)
YanıtlaSilO vakit iştahınız varken hemen biletlere bakın Sevgili Okul Arkadaşım, destekliyorum sizi. :)
SilBizim burada biletler artık internetten alınıyor, ah şimdi gidip kim bilet alacak engeli kalkmış durumda. Umarım sizde de öyledir ve nefis bir konser yakalarsınız. :)
1970-80 li yıllarda AKM de cuma akşamları saat 19.00 da senfoni orkestrası konseri olurdu, aynı program cumartesi sabah 11.00 de (yoksa 12.00 mi) tekrarlanırdı. Bilet bulmak da hiç kolay değildi. Başkemancı olan merhum Gülten Turalı ve Yusuf Güler Aksöz daha şef çıkmadan orkestrayı akort ederlerdi. Yıllar oldu gitmeyeli..Güzel günlerdi. Hatırlattınız, çok teşekkür ederim.
YanıtlaSilCumartesi 11'deydi konserler Sevgili Komşum, biz o saatte giderdik. :)
SilBiletleri almak benim görevimdi, pazartesi satışa çıkardı biletler, işyerim yakın diye koşturur alırdım.
Ah şimdi o günkü orkestradan kimse yok kadroda, gençler onların yerinde oturuyor şimdi ve yine çok iyiler. :)
Şahane bir gün olmuş :) Konserlerin devamı olur umarım :)
YanıtlaSilBen de konserlerin devamının gelmesi arzusu içindeyim, unuttuğum bir tadı hatırladım zira. :)
Silay ne güzel yapmışsınız. bu ara çiçekkızla ne güzel geziyorsunuz, nazar değmesin, keyfiniz bol olsun :)
YanıtlaSilSağol cancağızım, amin çok amin. <3
Sil