Öğlene doğru kahveye gelmesini beklediğim misafirim B.cığım, daha öncesindeki işi erken bitince tahmininden biraz erkence gelmiş oldu. Meğer kahvaltı yapmadan yola çıkmış, adliyede bir tost yemeyi düşünmüş filan falan, olmamış.
Kahve içecekken önce kahve altı yapmak gerekti, sonra kahve faslına geçtik. Dereden tepeden, çocuklardan annelerden derken, öğleni bulduk.
Annem yarınki misafirlerini bahane etti, kadayıf yapmaya karar verdi. Asıl konu, kendisinin kadayıf tatlısını özlemiş olması. Bakalım, yarın misafire çıkarken altının yeteri kadar kızarması konusunda neler olacak. Aramızda hangi evin fırını tepsinin altını pişiriyor, hangisi pişirmiyor çekişmesi var da...
Bunu yazınca, bir zamanlar siyasi literatüre geçen "kadayıfın altı kızarmış mı kızarmamış mı" sorunsalı aklıma geliverdi. Hey gidi günler, her şey ne kadar naif duruyor, şimdiden bakınca.
Bugüne bir melodi ekleyeyim, uzunca zamandır dinlemediğim bir besteci, bir süre tekrar tekrar dinlerim artık. Burada.
Evimizin yeni misafiri, adı guzmanya imiş, tropik bir bitki,
Hediye eden onu nasıl yetiştireceğimi bildiğimden emindi,
Oysa yeni tanıştım kendisiyle,
Bakalım nasıl olacak, yerine alışacak mı, sevecek mi?
Çiçeğe maşallah...
YanıtlaSilTeşekkürler. :)
SilÇiçeğe benden de maşallah :)
YanıtlaSilTekrar teşekkürler. :)
Silay pek severim bu "guzmanya" türünü. sarısı, kırmızısı, her biri güzeldir. Çok sulama gerekmiyor, aydınlık bir yerde dursun, yeter :)
YanıtlaSilbu arada kadayıfı da pek severim, bilmem söylememe gerek var mı :P
SilGuzmanya bakım bilgisini ilk elden almış oldum, sağol Şulem. <3
SilKadayıf konusunu spesifik olarak bilmiyordum, öğrenmiş oldum. :)
kadayıfla ilgili spesifik bir şey yok, genel olarak tatlıya düşkünlük var :)
SilHımm anladım ben onu. <3
SilEski siyasetçileri mumla arar olduk hem de her görüşten olanını.
YanıtlaSilKadayıf pek sevdiğim bir tatlı değildir benimde rahmetli anneannem çok pişirir çok severdi , çok da güzel yapardı. Bir tek onda yerdim.
Fırınlar değişik oluyor kimi altını daha iyi pişiriyor kimi üstünü. Her kes kendi fırının huyunu bilir:) Şimdiden afiyet olsun anneninizin eline sağlık.
Böyle durup durup "ah o eski güzel günler" demek istemiyorum, yine de olayın tabiatı insana bunu söyletiyor, işte. :)
SilAh, annane elinden çıkan unutulmaz tatlar... <3
Neyse, fırın konuyu olaysız başardı. :))
Ya ne güzel bir "kahve altı" olmuş. :) Ne güzel bir insansın sen. :) Öteden beri insanların aç karnını doyuran ve bunu severek, keyifle yapanlara hayranımdır. Anneannem de öyleydi, belki ondan? Belki her an yemek yemeye hazır bünyemden? :D Çok hoşuma gitti, sıcacık bir yazı yine. 💜
YanıtlaSilElifciğim, teşekkür ederim, ne tatlı iltifat. <3
SilDoğru diyorsun aslında, bana geleni doyurmak, anadan atadan kalma bir arzu ve bundan keyif alıyorum. :)
❤️❤️❤️❤️
Sil