Kaç günden sonra ilk kez güneşliydi hava. Öğlen saatlerinde çıktım, sahile yürüdüm. Sahil parkındaki yenileştirme, sökme dikme işleri halen devam ediyor. Onca yağmurdan sonra ve etraftaki büyüklü küçüklü iş makinelerinin de katkısıyla her yer çamur deryası olmuştu. Biraz sahilden yürüdüm, çamurlara batmamak için yol kenarındaki kaldırıma geçmekte buldum selameti.
Cadde tarafı ise insan kalabalıklarıyla coşmuştu, güneşi gören sokağa fırlamıştı. Kaç gündür yağmur nedeniyle yürümeyen trafik, bu defa güneş nedeniyle hareketsiz hale gelmişti. Kafeler, lokantalar genç insanlarla doluydu.
Şöyle bir düşündüm, sokaklar dolusu insanlara hak verdim. Doğrusu biz de çalışırken, çocuklar küçükken hafta sonları kendimizi sokağa atardık. Neyse işte, hayatta her şeyin zamanı varmış demek.
Dün benim çocuklarla konuşmuştuk. Annaneleri yanımdaydı, o da görüntülü konuşmayla hasret giderdi. Bugün sıra yeğenimdeydi, onunla da epey aradan sonra görüştük. Çocukların hepsi iş güç derdinde, hayat galesi peşindeler.
Bakınız, yine döndük dolaştık üstteki paragrafa geldik. Şimdi sıra gençlerin, biz ağırdan alıyoruz ya da bize her gün bayram.
Sahil parkının mümkün olduğunca az çamurlu bir fotoğrafını seçtim,
Uzaktan bir ada gözükür olsun istedim, ancak bu kadar oldu.
Ben etrafta gençleri görünce hayran hayran enerjilerine bakıyorum, gençliğim çok uzak zamanda kaldı gibi geliyor:))
YanıtlaSilSen de mi Brütüs derler insana! :))
SilDaha dur Sevdacığım, etraftaki gençlerin enerjisine hayran olmakta haklısın o ayrı ve unutma sen de gençsin henüz. :)
Doğanın içinde ağaç ve çiçek fotoğraflarını ben de çok seviyorum. Bazı fotoğrafları silmeye de kıyamıyorum, cep telefonum bir gün isyan edecek.
YanıtlaSilFotoğrafınız çok güzel. Yazıyla da çok uyumlu. Emeğinize sağlık.
Güneşli günler özlemiyle.
Cep telefonu ve diğer uygulamalar her türlü itiraza hazırlar, ayrıca hemen öneride bulunuyorlar "yeriniz kalmayacak yakında, depo alanı almak istemez misiniz?"
SilTeşekkür ederim, beğendiğinize sevindim. :)
şu görüntülü konuşma ne müthiş bir buluş değil mi? 90lı yılların başında mecburi hizmetteki ablamla sadece pazar günleri, o bizi öğle vakti postaneden aradığında görüşebilirdik.
YanıtlaSilgençler mutlu ve huzurlu ve sağlıklı olunca hayat bize daha güzel :)
O zaman bile öyle miydi? Benim çocukluğumda öyleydi, hafta bir akşamı postanede telefon bağlanmasını bekleyerek geçirirdik, unutulmaz anılar. :)
Silİyi haberler alınca, çocukların yüzü gülünce biz de gülümsüyoruz. :)