Dün gece annemle birlikte diziye bakarken yandan yandan Voleybol Kadınlar Uluslar Ligindeki Sırbistan'la oynadığımız maçı seyrettim.
Artık hangisi daha yarım oldu bilemeyeceğim, galiba diziyi sadece annemin sorularına cevap verecek kadar dinledim, maçı daha çok seyrettim, gayet çekişmeli ve heyecanlıydı.
Bugün pazardan kışa kalacak buzdolaplık bezelye taşıdım, annemin talimatıyla. Kendisi üşenmeden oturdu ayıkladı bezelyeleri.
Pazar güzeldi, meyveler ve sebzeler çeşitlendi iyice, fiyatlar konusunda ehh diyeyim, çeşit çoğaldı diye fiyat ucuzlayacak düşüncesiyle fazla hayale kapılmamak daha iyi.
Sabah erken saatlerinde canım Elif Derviş'le Ali Bektaş'ın yaptığı söyleşiyi izledim. Aslında söyleşi dün akşam canlı yayınlandı, ancak o sırada yandan yandan voleybol maçına dalmıştım, söyleşiyi yarım kulak dinlemek yerine sabah keyifle izledim.
Yıllardır Köşe'sinde yazan sevgili blog arkadaşımızın ilk romanı "Uyuşma" bir kaç ay önce yayınlanmıştı.
Söyleşi Elif'in yazar kimliği, romanı ve öyküleri hakkında hoş bir yayın olmuş, ilgilenecek arkadaşlar için söyleşinin linki burada.
Balkondaki nane saksısı yandan çarklı olmuş,
Nasıl oraya sızdı, nereden yol buldu çıktı acaba?
Kaçak nane, eh işte insanın aykırısı olur da nanenin olmaz mı?
YanıtlaSilÇok sevimli ama, değil mi? :))
Silyaaa ne güzel firar etmiş naneler, bayıldım!
YanıtlaSilFirari nane! :)) Biraz daha büyüsün diye bekliyorum ama koparmaya kıyabilir miyim, emin değilim.
Sil