Bu sabah erkence uyandım ve yaptığım ilk şey internete bağlanıp You-Tube'dan leylek Yaren ne yapıyor diye bakmak oldu.
* Aslında olay dün gece başladı. Twitter'da haberlere bakıyordum, doğa fotoğrafçısı Alper Tüydeş'in hesabından yaptığı duyuruyu gördüm. Yaren leyleğin Karacabay'in Eskikaraağaç köyündeki yuvasına ulaştığı ve balıkçı Adem amcayı ziyaret ettiği haberini veriyordu.
Sanki bir tanışımı görmüş gibi oldum ve çok sevindim. Sonra Adem amcayla bu seneki ilk karşılaşmalarının fotoğrafını görünce gözyaşlarımı tutamadım. Yetmedi -artık içinde olduğumuz koşullar nasıl etkiliyorsa- bu sabah o fotoğrafa tekrar bakarken yüksek sesle ağladım.
** Yaren leyleğin yaklaşık 14 yaşında olduğu tahmin ediliyor, 10 senedir aynı yuvaya geliyor ve Adem amcayla adeta arkadaşlık ediyor. Benim bu olaydan geçen sene haberim olmuştu. Meğer, meraklıları ve en başta Adem amca bugünlerde gelir diye yolunu gözlüyormuş.
Şimdi Karacabey Belediyesi yuvayı kamerayla izliyor ve oradan canlı yayın yapıyor.
Bugün kendimi dikizci gibi hissetsem de arada yuvaya baktım, Yaren ne yapıyor merakıyla. Öğleden sonra Yaren'in eşi de yuvaya geldi.
Geçen sene süregelen bu dostluğu anlatan bir belgesel çekilmişti. İzlemek isterseniz buraya link bırakayım.
*** Bugün güneşli havadan yararlanıp, önce annemle evin yakınlarında yürüdük, biraz parkta oturduk.
Sonra ben tekrar çıktım sahile indim. Bu defa sahile gidiş gelişi tersten yaptım, hep eve dönerken geldiğim yoldan indim sahile, eve dönüşte ise genellikle indiğim yoldan geldim, sahil boyunca da batıdan doğuya doğru yürüdüm böyle olunca, güzergahı baş aşağı yaptım, sanki.
Her zamanki alışkanlıkların tersine davranmak beyni canlı tutar derler. Gerçekten, bin defa yürüdüğüm yolu tersten yürürken, ayaklarım alışkanlıklarıma direnmek ister gibiydi, eğlenceli bir tecrübe oldu.
Dip Not:
Yürüyüşten bir bahar dalı ışıltısı
bu yaren leylek beni de çok mutlu ediyor. sanki bana gelmiş gibi :) güzelliklere o kadar hasretiz ki, gözyaşlarımız akmaya hazır her daim...
YanıtlaSilEvet tam öyle, sanki bana gelmiş gibi. :))
SilBir de balıkçı Adem'in yüzündeki mutluluk, tam olarak "sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin"e cevap gibi. :)