Bir kaç dilim karpuz yedim, sabahtan beri egzersiz yapmaktır, pazardır, yemek pişirmektir, türlü türlü koşuşturup durmak nedeniyle hararet yapmıştım, biraz ferahladım.
Sonra ayağımı uzatıp biraz televizyona baktım, ARTE'de flamenko balesi önerisi çıktı, seyretmeye başladım ve bir süre ekranın karşısında çakıldım kaldım, çok güzeldi.
"Yörüngede" bitti, yeni bir kitaba başlayacağım, ne okusam bilemiyorum.
Yeni bir kitaba başlamadan önce kitabın kahramanlarından Chie'nin yaptıklarına benzer listeler yapayım demiştim, henüz vakit bulamadım.
Bu arada pandemide okumaya başlayıp sonra içime hafakanlar bastığı için yarım bıraktığım Orhan Pamuk'un Veba Geceleri'ni Storytel'de dinlemeye başladım. Hiç de fena gitmiyor şimdilik.
Dünkü ada gezmesinden,
Komşunun bahçesindeki zakkumlar, begonviller, renkler...
ay benim de şöyle doya doya güzel bir karpuz yiyesim var ama henüz nail olamadım. restoranda falan meyve tabağında gelen karpuz dilimi kesmiyor beni :) yanına beyaz peynir dilimleyip dalmak istiyorum :)
YanıtlaSilBiz pazardan aldık, koca karpuz nasıl taşıyacağız demiştim, çiçekkız taşıdı valla! Neyse ki iyi çıktı, taşıdığımıza değdi. :))
SilMaria Callas biyografisi okudum ben, 2 günde bitti, yaz sıcağına uygun akıcı bir kitap, onu dene istersen...
YanıtlaSilMaria Callas aklımda olsun. :)
SilBugün kitapçıya uğradım, baktım, bir şey almadan çıkıyordum, son anda iki kitap kaptım neyse. :))
Biz de Cuma günü gittik Kınalıya ama çok sıcaktı hava. Yine de değdi bence.
YanıtlaSilCuma da sıcak fenaydı, ama adalarda olmak sıcağı geçiştirmenin en iyi yolu. :)
SilNe kadar acaip değil mi yaz gelince karpuz sonbaharda portakal yaz başı kiraz, başka mevsimlerde olsa bile insanın canı istemiyor :)
YanıtlaSilDoğamız mevsime göre meyvelere de adapte oluyor sanırım, sera ürünlerine ve her şeye rağmen düzen devam ediyor olmalı. .)
Sil