Poyraz fırtınası devam ediyor, dışarı çıktığımda iyi giyinmeme rağmen kışın pek çok gününden daha çok üşüdüğümü söyleyebilirim.
Eve gelince adaçayı içtim, işe yaradı, ısındım.
Storytel'de Çağan Irmak'ın romanı Ayrılış'ı dinliyorum. Osmanlı zamanında yaşamış yapışık ikiz erkek kardeşleri anlatıyor. Çağan Irmak'ın bazı fantastik konulu filmleri vardı, bu kitap da o tat üzerinde ilerliyor.
Rüzgara rağmen havada mis kokular hissediliyor, turunç çiçekleri, akasyalar, filbahriler açmaya başladı.
Melike Şahin bir Harbiye konserinde Gönül'ü söylemiş, çok da güzel olmuş, burada.
Açmaya niyetlenmiş bir yasemen de böyle tomurcuklanmış...
daha bugün anneme dedim, "yaseminler açmadı daha" diye, hadi gari, gözümüz yollarda kaldı :)
YanıtlaSilBu soğuk ve yağmur bitince hepsi birden pıtır pıtır açacaklar, bekliyorum. :)
SilYani bu sene de nasıl bir şeyse Antalya bile tam ısınamadı. Geçen sene 23 Nisan'da çocuklar Adrasan'da denize girmişti, bu sene yağmur, fırtına değil denize girmek sokağa çıkılmadı, hala da serin
YanıtlaSilBen bugün bere kaşkol tam tekmil kış kıyafetindeydim. Yarından sonra biraz daha bahar olacak sanki. :)
SilSelçuk'ta şehir merkezinde yaseminler vardı. Çarşı düzenleme yapılırken hepsi kaldırılmış yok olmuş. Çok üzülmüştüm. Haftaya ısınıyor. Bu sabah kaloriferi yaktım soğuk. Terası düzenledim. Çiçekler aldım oturamıyorum. Sevgiyle kalın.
YanıtlaSilÇiçekler şimdilik kendi kendilerine oturuyor demek ki, çok yakında siz de eşlik edersiniz, umarım. :)
Sil