26 Mart 2025 Çarşamba

26 Mart Çarşamba

Bir Günlüğü

Dünkü hastane işlerinin uzantısı bugün tamamlanamadı, yarına kaldı. Kan bağışçısı gençlerin kanı vermesi, işlerin tamamlanması için yeterli değil. Kanın ışınlanması (öyle diyorlar, bir tür arındırma işlemi) ve cross match (uygunluk onayı) gerekiyor. Hal böyle olunca bugün akşamüstüne doğru hastaneye gitmek ve geç vakit çıkmak yerine (iki ünite kan verilmesi işlemi en az dört saat sürüyor) yarın sabah gitmek daha mantıklı diye düşündük ve  randevuyu o şekilde ayarladık.

Hastaneye gidilmeyecekse yine hastaneye gidilebilir, engel olan yok diye düşündüm ve kaç zamandır sırasını bekleyen  kardiyolog kontrolüme gittim.
Doktor bir iki öneride bulundu ve bazı şeyler istedi ama genel durum kontrol altında sorun yok, çok şükür.

Doktordan sonra Kadıköy Çarşısı'na gittim ve annemin istediği bayram şekerini, olmazsa olmaz lokumu aldım. Epeydir yolum düşmemişti çarşıya, gitmişken kısa bir tur attım ve ortamın canlılığına baktım gözümü şenlendirdim. 



Eve dönüş yolunda karşıma çıkan bir kaldırım taşı dibi bitkisi, 
Eskilerin deyişiyle hüdai nabit,
Azimli bir kendiliğinden biten, büyüyen...

4 yorum:

  1. Merhabalar.
    Kanı tedarik etmek ayrı bir sorun, kanın annenize verilecek hale getirilmesi ayrı bir sorun, daha sonra da o iki ünite kanın damardan annenize verilmesi için tam 4 saatlik bir zaman dilimine ihtiyaç duyuluyor. Çok geçmiş olsun. Allah acil şifalar ihsan eylesin. Hastalık da zor, hastane işleri de zor. Hastaneler, on beş yıldır eşimle benim ikinci adresimizdir. Diğer hastalıklarımızı saymazsak, birimizin prostat, birimizin cilt kanseri rahatsızlığıyla hala cebelleşiyoruz.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eşinize ve size geçmişler olsun, şifalar diliyorum.
      Gerçekten hastalık ve onunla verilen mücadele çok zorlu oluyor.
      Kolaylıklar dilerim.

      Sil
  2. hüdai nabit ifadesini çok severim. öylece çıkan bitkileri, çiçekleri de...bir direnç sembolü gibi geliyorlar bana sanırım...

    YanıtlaSil

Hoşgeldiniz!