Akşamüstü sahile indim, en son bayramda inmiştim belki.
Yollar ve cadde fazla kalabalık değildi, oysa o saatte dahi küçük Suadiye plajı ana baba günü gibiydi; denize girenler, kenarda çimenler, güneşlenenler ve hepsinin oluşturduğu ortak gürültü...
Ne yapsın insanlar, deniz olunca kirli mi deniz analı mı aldırmıyor, girmeden duramıyorlar.
Öğleden sonrayı The Crown'da Diana'nın ölümünü, öncesini ve sonrasını izleyerek geçirdim.
O günleri hatırladığım için mi, Prenses'i sevdiğim için mi, belki de hepsi için, yine ağladım ağladım...
Storytel'de Mahir Ünsal Eriş'in Gaip'ini dinlemeye başladım, arkası yarın gibi bölüm bölüm yayınlanmış zamanında. Ben de şimdi öyle parça parça dinliyorum.
Akşamsefaları renk renk açmaya başladı, iyice çoğaldılar.
oo crown'ı bitirdin yani, yeni dizi ne var sırada?
YanıtlaSilakşamsefaları ne güzeldir. hele şu fotoğraftaki gibi iki renkli olanlar beni benden alıyor :)
gaip'ten sonra acaip'i de dinle. ben çok beğendim her ikisini de
Henüz bitmedi şekerim, son sezonun ortasındayım. Ondan sonra bir iki yerli devam dizisi var. Sonrasına bakacağım. :)
SilGaip'i de yarıladım gibi, evet sonra sırada Acayip var. :)