29 Mayıs Pazar

 Yaz geldi, hem de çat diye, apansız yakaladı beni/bizi. Azıcık sabredeydin "yaz"cığım, şöyle bir Haziran'ı ortalayaydık, yavaş yavaş gelirdin. 

Ne desek boş...

* Sabah erken saatte wordle çözerken bizim adı yadigar grubumuz Blue'ya Şulem'in mesajı düştü. Bugün Joe'cuğumun doğum günü, dün kuzenimin doğum günüydü, o nedenle bugünün tarihini iyi hatırlıyorum. Ve fakat Şulem benden acul davranıyor, çünkü bugün aynı zamanda onun anneciğinin de doğum günü. Bugünün wordle'ını 4. sırada bulup, Joe'ya kutlama mesajı gönderiyorum.

Bir süre sonra, başka planı yoksa doğum günü şerefine bir kahve pasta kutlaması yapmayı öneriyorum. Joe'nun  oluru üzerine yer ve zaman belirliyoruz, bana kalsa yarım saate buluşacağız, saat 13'te Baylan için sözleşiyoruz.

Buluşmamız her zamanki gibi çok keyifli geçiyor. Yakın zaman planları, uzak zaman dilekleri, geçmiş zaman gezileri, anıları derken, iki saat akıp geçiyor.

** Eve dönerken, ilk planım kendimi salondaki koltuğa atıp film seyretmekti, çünkü 32 derecelik sıcak hava ve yakıcı güneş canıma okuyordu. Metro Kozyatağı istasyonuna yaklaşırken şeytan dürttü, kapılar açılınca iniverdim. Bir süredir aklımda bitkilerim, saksılarım için bir şeyler almak vardı, uygulamaya koyasım tuttu. 

Orada bulunan yılların ilk büyük  AVM'si, bir süredir yeni inşa edilen  metro bağlantısı ve yenilenme nedenleriyle kapalıydı. Geçenlerde yakınından geçerken bahçesinde düzenlemelerin tamamlandığını görmüştüm. Nitekim asıl hedefim olan ve eskisi gibi duran ev ve bahçe malzemeleri mağazası B.'a gitmeden, şöyle bir dolandım çıktım neler olmuş bakındım. Bu kadarı yeter kararını verip, bahçe malzemeleri arasında gezinmeye başladım.

Yanımda arabalı birisi olsaydı, bütün bitkilerden birer tane alırdım, itiraf ediyorum; düşünsenize katırtırnağı fidesi bile vardı! Onun yerine, 5-6 adet saksıya destek çubuğu, dereotu, reyhan tohumu ve bir ferforje saksılık aldım.

*** Eve gelince önce kendimi duşa attım, sonra da balkon saksı düzenleme işlerine koyuldum.

O kadar çok eğildim doğruldum ki, işler bitirdikten ve balkonu temizledikten sonra bir kez daha duş yapmam gerekti. Bütün bunları yaparken, yan sokaktaki davul zurnalı kız alma töreninin sesleri de bana eşlik etti.

Doğrusu, eve gidip şu sıcakta yapılacak en iyi şeyi yapıp, ayağımı uzatıp film izleyeyim projemi nasıl uygulayamadığım günün olayı oldu.

Dip Not:

Mühendislik ve hesap kitap işleriyle nasıl hiç ilgimin olmadığının belgesi olarak  dursun bu fotoğraf,

Kendimce bir dolu fikir yürütüp aldığım ferforje saksılık, az daha kullanılamayacaktı,

Çünkü, iki katı bağlayan dört adet çubuğun arasından evdekilerden sadece bir saksı geçebildi,

Bu da bana ders olsun, acele karar vermemin sonucunu bir kez daha gördüm...