28 Mart Pazartesi

Akşamüstü bulutlar epeyce çoğaldılar, olsun gündüz güneş vardı ve bugün bahar yine hükmünü sürdü.

* Sabah öğrendim ki, Yaren beyin eşi yuvalarına avdet eylemiş, sevenler kavuşmuş. Güne başlamak için daha güzel haber olur mu?

Bakınız şurada, çiftimizin başbaşa fotoğrafları bile var.  

** Bazı günler kıvır zıvır bir dolu iş yaparsınız ve sonuçta "sıfıra sıfır elde var sıfır" hissi doldurur ya ruhunuzu, hah işte, bugün de öyle bir gündü. Aslına bakarsanız, yapılması gereken önemlice işleri yoluna soktum, ancak bunlar zorunlu işler olunca yapılırken fazla keyif vermiyor.

Derken, günün en huzurlu yarım saatini, öğlen civarı balkonda geçirdim. Balkonu sildim, çiçekleri suladım, bir uğur böceğini "uç uç böceğim, annem sana terlik pabuç alacak" diyerek gönderdim ve de bir saksıya yeni toprak yerleştirerek, hediye gelen sonnenblumen / süs ayçiçeği tohumu diktim.

Şimdi heyecanlı bir bekleyiş içindeyim, ne zaman, nasıl çıkacaklar?

*** Günün komik olayı, akşamüstü sucumuzla yaptığımız konuşma oldu.

Kapı çaldı, açtım, su söylemiştim, suyun parasını ve sucunun bahşişi hazırlamıştım. Parayı uzattım, "sağol abla" deyip gideceğine durdu ve "abla, yine zam yaptılar" dedi. 

"Yine mi? Daha bir ay olmadı" dedim. Bir yandan içeriye doğru hamle edip, parayı tamamlamaya çalıştım. Bir yandan da gülüyorum, "hem kızıyorum, hem gülüyorum, parayı da veriyorum baksana", dedim. 

Sucu da gülmeye başladı, "abla, bugün kime zam oldu desem güldü, hele bir müşterim inanmayacaksın ama on dakika kahkaha attı, valla bak!" dedi ve gülerek gitti.

Hani diyorlar ya, "ama ne delirdik, valla bak temiz delirdik, gerçekten iyi delirdik..." Hah, işte, o hesap!

Dip Not:

Bugün balkondaki güzel zamanın tanıkları,

Kendileriyle sohbet ettiğim tatlı karanfillerim.