Beklenenin aksine bugün kar yağmadı, gün boyu hava kapalı ve soğuktu.
* Sabah erkence uyandım, dün gece tamamlayamadığım kitabıma uzandım "Denizin Uzun Taçyaprağı"nın son bölümünü okumaya başladım.
Az kaldı, hemen biter diye düşünmüştüm, o kadar az kalmamış, bir buçuk saat kadar sonra çevirdim son sayfayı. Teşekkür bölümünde adı geçen gerçek kahramanlar kimmiş, romanla bağlantı kurabilir miyim düşüncesiyle internette biraz araştırma yaptım.
Romanda anlatılan İspanya İç Savaşından sonra mülteci olanlar, General Franko iktidarındaki İspanya'dan ayrılıp Şili'ye yerleşenler, göçmen olarak başlayan yaşamın yerleşik hale geçmesi, Allende'nin Şili'de başkan seçilmesinden askeri darbeye uzanan yıllar, yeniden sürgün yeniden hayatta kalma çabalarıyla geçen ömürler; hepsi nehir gibi aktı geçti.
Son zamanlarda okuduğum en sürükleyici romandı, diyebilirim.
** Sonra biraz Güney Amerika müzikleri dinledim, kıtanın yerlileri, kıtayı fethe gelen İspanyollar, Portekizliler, onların ilk dalgasından sonra çeşitli zamanlarda farklı ülkelere göçen diğer Avrupalılar, onların kolonileri, yerli halkla kaynaşılması veya çatışılması, farklı kültürler...
Bilmediğimiz ne çok yaşam öyküsü var, kim bilir?
Bu noktada eski bir Peru şarkısının son zamanlarda yorumlanmış bir versiyonunu dinleyebiliriz isterseniz.
*** Kaç gündür yürüme eylemimi ihmal eder gibi olmuştum, öğlenden az sonra dışarı çıktım. Kar yağmıyordu, fakat rüzgar yerindeydi ve belki o nedenle soğuk daha şiddetli hissediliyordu.
Caddeye kadar yürüdüm, Suadiye ışıklarda kalabalık üstüme gelir gibi olunca, yandan yandan içerilere kaçtım, sakin sokaklardan yürüyerek eve döndüm.
Dip Not:
Arap sümbülü, Türk sümbülü isimleriyle bilinen sümbül,
Bu sabah kızımdan günaydın mesajı eşliğinde geldi,
Benim balkondaki sümbül soğuktan başını alabilirse açacak.
ay bu nasıl güzel bir sümbül, bayıldım :)
YanıtlaSilpaylaştığın şarkı benim ennnnn sevdiklerimdendir. "I'd rather be a sparrow than a snail / Yes, I would / If I could / I surely would" diye kendi kendime çığıra çığıra söylemişliğim çoktur :)
Simon & Garfunkel'in yorumunu ben de çok severim. Önce ona niyetlendim, sonra madem Güney Amerika müziği oralardan bir yorum olsun, dedim. Gerçi sonra okudum da, videodaki sanatçı daha çok Avrupa'da yaşıyormuş. :)
SilSümbül harika. Buralarda da kar yağmayınca adam akıllı, son karlardır artık diye umarak yaylaya çıktık dün. Çocuklar gibi yuvarlandık karlarda. Bugün şehirde yine kar yoktu ama keskin soğuktan burnumuzu bile çıkaramadık. Balkondaki çiçeklere bakım yaptım biraz. İyi geldi toprağa dokunmak.
YanıtlaSilGördüm yayla gezmenizi instagramda, pek keyifliydi. :) Soğuklar azalacak bundan sonra, bitecek ve gün gelecek sıcaktan yakınacağız. :))
SilToprağa dokunmak saksıda bile olsa, bana da hep iyi gelir. :)
Ben de şarkının kulağımda kalmış izini aramaya başladım, bunu dinleyince; çünkü ıslığa benzer, çısdaksız net bir ses var kulağımda, doğduğumda kulağıma okunan üfleneni bile hatırlamıyorum ama o sesi hatırlıyorum işte: buldum Sevgili Arkadaşlar, buyrunuz:)
YanıtlaSilhttps://www.youtube.com/watch?v=88lzmV2Iuds
Sevgili Okul Arkadaşım,
SilBulduğunuz yorum, benim de çok eskilerden kulağımda kalanlardan. Sanki, radyoda aralarda çalan müziklerdendi, sık sık başka müzik programlarından duymuşluğum var. :)
Demek ki, o ıslak sesini Peruluların pan flütü çıkarıyormuş. :)
Sümbüle bayıldım. Her sene alırım ama ertesi seneye yaşatmayı bir türlü beceremeyengillerdenim ben :)
YanıtlaSilAçıp solduktan sonra, sulamayı bırakıyorum, yaprakları da kuruyor. Onları kesip soğanını kenara alıyorum, yaz aylarında kuytu bir köşede duruyor, sonbaharda toprağa dikiyorum, bu mevsim açıyor.
SilBelki denersin ve bu defa ikinci sene de açar. :)