EKMEKCİKIZ NE YAZMIŞ?

23 Haziran 2024 Pazar

23 Haziran Pazar

Sakin bir pazar günüydü; annemle sabah kahvaltısı, sonra öğlen kahvesi, bir bölüm The Crown seyri ve sonrasında bizim butik AVM'de Şulemle  akşamüstü dondurması yeme buluşması.

Açıklamam gerekiyor, akşamüstü dondurması diye bir kavram yok bildiğiniz üzere. Bu söylem benim "saat dörtten sonra çay, kahve içmem, arkadaş" itirazım nedeniyle ortaya çıkmıştır. Buluştuğumuz yer kafe, pastane tarzı bir mekan olduğunda, madem çay, kahve olmaz dondurma olsun bari denmesi sonucu gelişmiştir.

Her zaman olduğu gibi, blog aşırı birbirimizi izlememiz yetmediğinden, olan biten, günlük hayat, çocuklar, kitaplar, diziler konularının üstünden geçtik ve bir güzel ferahladık. 

Günün ilginç konusunu eski mektuplarımızı ne yapsak başlığında tartışmaya açıyorum. 
Biz tam olarak kararlaştıramadık, ancak geriye  özel mektuplarımızı bırakmasak iyi olacak herhalde, kalanlara ne ki, kıvamına geldik, sanırım.
Sizce ne yapmalı?


Bir zakkum fotoğrafımız da olmasa, mevsimin yaz olduğunu nereden anlayacağız, değil mi?

12 yorum:

  1. Mektup pek fazla yok ama bende günlükler var, işte onları ne yapmalı?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın evet, onlar da var. :)
      Hani eskiden Görevimiz Tehlike'de mesaj verildikten sonra kendini imha eden teyp kaseti vardı ya, öyle bir sistem lazım, esasen. :))

      Sil
  2. Son 2-3 aydır, Marquez'in "bu yayımlanmayacak" demesine rağmen ölümünden on yıl sonra çocukları tarafından yayımlatılan kitabından yola çıktı zihnim, günlükler mektuplar, çekmecelerde kalmış taslaklar nolcak biz öldükten sonra diye fıldır fıldır dönüyor kafamda. Hatta uzunca bir yazı yazmak istiyorum bu konuda fırsat bulunca. Bir yanım diyor ki ne münasebet canım okumasınlar, diğer yanım "la olm sen ölmüş olcan zati, okusalar olcak" diyor. :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. *okusalar "nolcak"- pis otokorekt kışt kışt

      Sil
    2. ben de çocuklara hepsini okumadan atın, yok edin, yakın, hatta benimle gömün şeklinde bir takım saçma isteklerde bulunmuş olabilirim ;) manasız bir takım istekler tabii. bu benim çözmem gereken bir şey!

      Sil
    3. Anlıyorum ki hepimiz benzer çelişkiler içerisindeyiz. Ya son ana kadar kıyamayıp, ne olacaksa olacak diyeceğiz ya da bir ilham anında hepsini sonsuzluğa postalayacağız. Bakalım artık. :))

      Sil
  3. Bende eski mektup vs. yok. O yüzden fikir vermem doğru olmaz. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aman en iyisi sizinki, tasanız olmayacak ne güzel. :)

      Sil
  4. günlükler ve mektuplar... bu sorunun yanıtını bilsem ben de onu yapacağım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mikrofilm haline getirebiliriz mesela, hiç değilse yer tutmaz. :))

      Sil
  5. zor dostum zor...o mektuplar öylece duruyor, fotoğraflar da öyle...kim ne yapacak? ya da aslında kimse bir şey yapmayacak, atarlarsa atsınlar işte ya demek gerek. neticede ben onlardan şimdi ayrılmaya hazır değilim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabii ya! Bir de fotoğraflar var... :)
      Herhalde onların da sonu belki sahafa filan düşmek. Ne bileyim?

      Sil

Hoşgeldiniz!